Sayfalar

Perşembe, Kasım 03, 2005

GLOBAL EĞİLİMLER ve INTERNET



GLOBAL EĞİLİMLER ve INTERNET

21nci yüzyıl insanlarının yaşamdan beklentilerinde; onu yorumlatan araç ve yöntemlerinde çok büyük ve süratli değişiklikler olmakta:

  • İnsanlar artık her konuda özgürlüklerini istiyorlar. Entelektüel, psişik, ekonomik, bilimsel, siyasi, fizik ve fizyolojik özgürlüklerini sonuna kadar kullanma istemi, 21nci yüzyıl insanının temel eğilimi. Maddi özgürlük temeline dayalı böylesi bir yaşam felsefesi, bireyciliği ve klikleşmeyi sağlıyor. Ancak bu gelişme ile, büyük kapital sahipleri şirketler, yeni evliliklerle globalleşmedeki ve de şirket-devlet biçiminde gelişen yapılanışlarındaki süreçlerinin hızını arttırıyorlar.
  • İnsanlar başkalarının yanında çalışmak istemiyorlar. Kendi işlerini istiyorlar. İstedikleri zaman, istedikleri yerde, istedikleri kimselerle çalışmayı ve iyi para kazanmayı arzu ediyorlar. Senelerce bizlere dayatılmış olan, birilerinin, bir kurumun emrinde çalışmak fikrinden uzaklaşıyorlar. Kendi işlerini, az sermaye ve personel ile kurmak, ev-ofis tarzında, kolay ve güvenilir erişim araçları yardımıyla , emek-değer üretiminden çok, aracılık ve nakliyeye yönelik işler yapmak istiyorlar.Çok katlı pazarlama, doğrudan pazarlama, françayzing sistemleri büyüyor. Bu gelişim de, bürokrat ve yönetici sınıfının saltanatına son veriyor.
  • İnsanlar daha fazla “boş zaman” istiyorlar. Bu boş zamanlarını, kendilerine, ailesine ve çocuklarına ayırmak istiyorlar. Çağımızda IQ seviyesi yüksek insanların başarılı olamadıkları; yüksek zekaları nedeniyle toplumsal ve aile başarılarının iyi olmadığı; sivriliklere ve uçlara onları taşıyan zekalarının toplum kuralları ve düzenine ters düştüğü; geçen yüzyıl sonu yaşanmışlıklardan anlaşılmıştır. Bu çağın başında EQ seviyesinin daha önemli olacağı ve ilk 2-5 yaşlarında anne-babanın çocuklarına vereceği sevgi ve ilgi ile büyüyeceği kabul edilmekte; EQ seviyesi yüksek insanların kurumsal iş yaşamında, aile yaşamında, kuralsal sosyal yaşamda daha başarılı olacakları düşünülmekte; eğitimle de kazanılacak bir özellik olması nedeniyle de 21 nci yüzyılda önem kazanmaktadır. Bu gerekçe bile, çocuklara ve kendimize bol zaman ayırmamızı gerektirmekte ve yollarda, marketlerde zaman harcamayı, başkalarına köle olmayı gerektirmeyen işlere yönelimi, çağımızda haklı kılmaktadır.
  • İnsanlar artık bireysel gelişim istiyorlar. Çağımızda insanlar, İrdelemeden ve özümlemeden, dayatılan her türlü bilgi ve kavramı reddediyorlar. Bu bilgiye kaynağında erişmek, doğru bilgiyi alternatifleriyle kıyaslayarak onları süratle özümlemek ve güvenileni yaşamlarına geçirmek özgürlüklerini kullanmak istiyorlar. Bu da onların seçimsel ve bereketli kaynaklara erişmesini sağlayan araçları bulma ve kullanma becerisiyle doğru orantılı gelişiyor. Böylece insanlar yorumsal bilgilerini kendi kontrollerinde tutuyorlar. Başkalarını veya başka şeyleri kontrol etmek yerine, kendini kontrol etmenin başarıyı getireceğini biliyorlar.
  • İnsanlar yeni insanlarla tanışmayı ve başkalarına yardım etmeyi istiyorlar. Sanal ortamda dahi olsa dostluk-vefa- arkadaşlık gibi bizim geçmişte “ulvi değerler” olarak gördüklerimizi bir kenara iterek, egoist ve yararcı bir şekilde , kendi dürtülerine ve profesyonel gereksinimlerine yönelik doyumlarını ÇOOK arkadaş edinmeye dayandırıyorlar ve böyle şeytani bir yaklaşımlarına olumlu bir ad buluyorlar: ONLARA YARDIM ETMEK. Çünkü, sanal yalnızlıklar onları böylesi bir seçime(!) itiyor....
  • İnsanlar "kalıcı emeklilik" ve "miras bırakmak" istiyorlar. Yeteneklerin, bilginin, yatırımların telif haklarına dönüşmesi olgusu 21nci yüzyılın en çok istenen eğilimi. Doğaya saygısız yayılımcılığın, insana açımasız araştırmacılığın, milliyetçiliği yokeden sömürücülüğün meziyet(!) olarak süreceği bu yüzyılda da, doğruyu yaparak sürdürülen kalıcılığın tek ödülünün "kalıcı emeklilik" ve "miras bırakmak" eğilimi olması, sevindirici...
  • İnsanlar, iletişimde en üst teknolojiyi kullanmayı istiyorlar. Çağımızda insanlar, ayakkabı topuklarına yerleştirilen çiplerle, kapı eşiklerinden geçerken bile biyo-data transferine yönelik yenilikler peşindeler. 100 yıllık tarım, 50 yıllık sanayi toplumundan sonra son 25 yıldır sürmekte olan bilgi toplumu, evrimini, 21nci yüzyılda daha üst boyutlara taşıyacak: Genom haritası bir yandan tamamlanır ve ölümsüzlüğe yaklaşım mesafesi daralırken, insanlar evlerinden alışveriş, bilgi paylaşımı, evlerinde tanı ve tedaviden yararlanma gibi internetin sağladığı olanakları daha üst boyuta taşıyacaklar. 2000 li yıllarda 30.000 kişinin Türkiye’de internete girdiği ve 2 yıl içinde bu sayının 1.700.000 a çıktığı gözlenirse gelişim bizde bile hızlı. Avrupa’da 2003 yılı başında 215 milyon kişi oneline bağlantı sağlamış olacak. Bu rakkam avrupalının yarısı demek. İngiltere %48 ile, ortalama% 23 lük oneline bağlantısının başında yer alıyor. Avrupa’da İnternet aracılığıyla yapılan e-ticaret 1998 yılında (üreticiden tüketiciye) 8 milyar $ iken, 2003 yılında bu sayı 300 milyar $ a çıkacak. Toptancıdan toptancıya internet sirkülasyonunun hacmi ise inanılmaz: 2004 yılına kadar 1.4 trilyon dolar. Dünya toplamında 2004 yılına kadar internet aracılığıyla yapılacak sanal ticaret hacmi 7,29 trilyon dolar olacak. Sağlık ve beslenme sektörü bunun %30-35 inde yer alacak....

İnsanların bilgi ve ticaret akışını sanal ortama çekmesinin avantajları çok:

  1. Bilgi, eğlence, ekonomi, yetenekler vs 24 saat, herkeze açık;
  2. Her ülkeye erişim kolay ve anında(TIK) ;
  3. Maliyetler, otomatizasyondan ve personel tasarrufundan dolayı %40-60 ucuz;
  4. Birebir ilişkiler ve düzenli kayıt avantaj;
  5. Küçük insan, firma, araştırmacı, vs dezavantajı bu platformda yok. Rekabet minimal;
  6. Artan paylaşım var(Bilgi, ürün, yetenek, vs);
  7. Özel dataların paylaşımında güvenlik sistemleri yeterli.

25 yıl önce Ankara'dan İzmir'e yıldırım telefon bağlantısı için sabahtan PTT ye yazdırdığımız sıra, akşamüstü gelirdi. Şu anda, ABD'deki dostumla internetten görüntülü görüşmem için 25 sn gerekiyor....Konu geniş, ancak yer kısıtlı. Sayın Demir Başar hocam başlattı, bizler sürdürüyoruz. Saygılarımla.

Dr.Y.Turgut YAYLIM

Bu yazı Türk Oftalmoloji Derneği İletişim sayfasınada 17 Temmuz 2002 Saat 21:00 yayınlanmıştır.